Avusturya’da Müslüman toplumu tarafından tepkiyle karşılanan 14 yaş altı öğrenciler için başörtü yasağı konusu tartışılmaya devam ediyor. Yasa henüz resmi olarak yürürlüğe girmezken, Avusturya İslam Toplumu (IGGÖ) konu hakkında vatandaşlara destek çağrısı yaptı.
Sosyal medya hesaplarından paylaşım yapan IGGÖ, burada paylaşılan link üzeri vatandaşların başörtü yasağına tepki verebileceklerini belirtti.
Nasıl destek verilir?
- Bağlantıya tıklayın bit.ly/IGGÖKopftuch
- „Hier können sie diese Stellungnahme unterstützen“ yazısına tıklayın
- Formu ve güvenlik kodunu doldurun. Ardından ‘Formular absenden’ butonuna tıklayarak formu gönderin.
- Daha sonra Parlamento’dan bir e-posta (eMail) alacaksınız. E-postayı aç ve gönderilen bağlantıya tıklayarak desteğinizi onaylayın.
Konu hakkında IGGÖ’nün açıklaması:
Avusturya İslam Cemaati (IGGÖ), öğrencilere yönelik yeni bir başörtüsü yasağının getirilmesi yönündeki güncel girişimleri büyük bir endişeyle takip etmektedir. Böyle bir yasa tasarısı sadece anayasal açıdan değil, aynı zamanda toplumsal ve pedagojik açıdan da önemli sorunları gündeme getirmektedir.
Bu vesileyle, planlanan SchUG §43a (başörtüsü yasağı) düzenlemesine yönelik kesin reddimizi ifade ediyoruz.
Yasa tasarısı, din özgürlüğü, eşit muamele ve ebeveynlerin dini eğitim hakkı gibi anayasal ve insan hakları güvenceleriyle açık bir çelişki içindedir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi’nin (VfGH G 4/2020) ilgili içtihadına ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ile Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı’nın (ABTHŞ) temel insan hakları güvencelerine de aykırıdır.
Tasarı, din özgürlüğüne anayasal ve insan haklarına aykırı bir müdahale teşkil etmekte, belirli bir toplumsal grubu ayrımcılığa uğratmakta ve anayasal olarak öngörülen çoğulcu eğitim ve dini-dünyevi tarafsızlık ilkesini zayıflatmaktadır.
Mevcut yasa tasarısının geri çekilmesini ve bunun yerine, kız çocuklarının kendi dini özgürlüklerini kısıtlamak yerine, onların öz belirlenimini gerçekten güçlendiren bütünleştirici, eğitim odaklı ve diyalog temelli bir politikanın geliştirilmesini talep ediyoruz.
Böyle bir adım sadece hukuki netlik anlamına gelmeyecek, aynı zamanda toplumsal sorumluluk ve Avusturya’nın çeşitliliği bir tehdit değil, gücünün bir kaynağı olarak gören bir ülke olma yönündeki taahhüdünü de ortaya koyacaktır.
